Meke Gölü

Volkanik bir göl olan Meke Gölü’nün oluşumu 5 milyon yıl öncesine kadar gidiyor. Bir zamanlar derinliği 25 metreyi bulan gölün suları giderek kuruyor. Bilinçsiz sulama yüzünden yeraltı sularının yok olması en önemli sebeplerin başında geliyor.

Yazı ve Fotoğraf: Tolga Subaşı

Geniş Konya Ovası yerini tepelere bırakmaya başladığında, Karapınara’a yaklaşıyorsunuz demektir. Karapınar’dan devam edince de karşınıza çıkan manzara ile farklı bir gezegende, başka bir yeryüzündeymiş gibi bir his sarar sizi. Dairesel bir biçimde yer alan göl ve gölün ortasında bulunan koni biçimindeki tepe, ilginç bir manzara sunar. Adeta çölü andıran bir coğrafyaya yayılan Meke Havzası, volkanik bir patlama sonucu oluşmuş bir “maar” gölüne sahip.

 

Konya’nın Karapınar ilçesine 9-10 km kadar uzaklıktaki Meke Gölü, yaklaşık 5 milyon yıl önce gerçekleşmiş olan volkanik bir patlama sonucu kraterin su ile dolmasıyla oluşmuş. 9 bin yıl kadar önce de ikinci bir volkanik patlama ile gölün ortasında bir volkan konisi meydana gelmiş. Bu koninin içerisi de zamanla su ile dolarak ikinci bir göl oluşturmuş. Deniz seviyesinden 981 metre yükseklikte olan Meke Gölü, yaklaşık 12 metre derinliğinde. Birinci krater olarak adlandırılan kısım 500 metre genişliğinde, toplam uzunluğu ise 800 metre. Gölün ortasında yer alan 50 metre yüksekliğindeki volkan konisinde de yine bir göl bulunmakta. Bu volkan konisinin yapısı, suyu emiş özelliği nedeniyle bozulmadan günümüze kadar gelebilmiş. Tarımsal faaliyetler için yeraltı sularının bilinçsizce kullanımı ve kuraklığın etkisi ile göl son yıllarda kuruma tehlikesi ile karşı karşıya. 1. derecede doğal sit alanı ilan edilen bölgede ayrıca yeraltı sularının korunması amacıyla kuyu açılması yasaklanmıştır. Karapınar çevresi ve Meke Gölü UNESCO kültür mirası ve jeolojik miras listeleri arasında yer alıyor.

Flamingo, sakarmeke, angıt, kızılbacak, meke gibi farklı kuş türlerinin konaklama alanı olmasından kaynaklı da göl, koruma alanı ilan edilmiştir. Suların azalması, bölgeye gelen kuşları da olumsuz etkilemiş ve sayılarının azalmasına yol açmış. Ayrıca bu durum bitki örtüsünün de seyrekleşmesine ve toprağın çöle dönüşmesine neden oluyor. Birçok açıdan farklı manzaralar sunan göl dairesel bir biçimde gezilebilirken çeşitli yüksekliklerden bakıldığında geniş bir görüş alanı eksenine sahip. Kurumanın etkisiyle gölün bazı kısımları ise balçıkla kaplanmış durumda.