Bergama; Ne Yerde Ne Gökte
Yaz sonuydu. Güneş Bergama Akropolü’nün ardına düştüğünde öğle sıcağının yerini akşam meltemi almıştı. Eski Bergama evlerinin sıralandığı birbirini kesen dar sokaklardan geçiyordum.
Devamını OkuYaz sonuydu. Güneş Bergama Akropolü’nün ardına düştüğünde öğle sıcağının yerini akşam meltemi almıştı. Eski Bergama evlerinin sıralandığı birbirini kesen dar sokaklardan geçiyordum.
Devamını OkuYollar gönüle düşmeye görsün, ayaklar yolunu yordamını bilirmiş. Başka hayatların köküne inmek, ilmek ilmek hikâyeleri anlatıcısından dinlemek, çok katmanlı kentlerin, köylerin esrarını çözmek, hayatın anlamı üzerine evrilmekten nasiplenmek için yollara düşmüşüz. Kendi içimizden geçer gibi, iki ırmak arasında yunar gibi, biraz hatıra, biraz hafıza, biraz coğrafya; işte yollardayız…
Devamını OkuEvliya Çelebi, “Deniz kıyısında büyük bir liman olup Mısır’ın, bütün Karadeniz sahillerinin ve Akdeniz’in iskelesidir” dediğine göre Tekirdağ, bugün olduğu gibi 17. yüzyılda da deniz ticaretinin önemli bir merkeziymiş. Dönem, dünyada deniz ulaşımının bütün canlılığıyla sürdüğü, limanları esas alan ticaretin ekonomide büyük ağırlık taşıdığı yıllara rastlıyor.
Devamını OkuSelanik çok özel, değerli bir şehir. Çağlar boyunca hep öyle olmuş. Günümüzde de göz kamaştırıyor. İçinde yeşerdiği coğrafyanın konumu ve nitelikleri onu kurulduğundan beri yani 2300 yıldır ihya etmekte. Bu zenginlik ve güzelliğin bedelini dönem dönem büyük acılar çekerek ödediğini biliyoruz ancak insanoğlunun barbarlığı karşısında hiç mahvolmamış kadim bir şehir var mı ki?
Devamını OkuDersim’e gidiyorum, dediğimde, yüzü aydınlandı. “Ziyaretlerimize mum yak bizim için” dedi; “Hızır hakkına, hatıramıza, bahtımıza.” Eliyle kolumu tuttu, “Sulara, göklere, ağırlığımızı çeken yere, ölülerimizi kabul eden katlara, meleklere mum yak…”
Devamını OkuHer ne kadar balık burada popüler ise de Girit mutfağının en önemli özelliği, kalitesiyle dünyaca tanınan zeytinyağı, sebzeleri, kekik balı, yabani otları, keçi eti, kaliteli şarapları, koyun yoğurdu ve yerel peynir çeşitleri.
Devamını OkuDaha çocukken anlamıştım bu kentin efsunlu olduğunu. Dedemin Beykapı Mahallesi’ndeki evinde büyürken ondan dinlediğim masalların peşine bile düşmüştüm. Yüksek duvarlı evlerin arasından, labirentleri andıran dar sokaklardan geçerken kulağıma gelen hoyrat seslerine ayak uydurarak atardım adımlarımı.
Devamını OkuBitlis şehri, bir zarif dağ ile karşısındaki tepelerin arasındaki koyaklara yayılarak öyle bir kuytuya çekilmişti ki ancak orta yerinden geçen dereyi izleyerek ulaşılıyordu. Sadece geçmişte değil, bugün de öyle.
Devamını OkuAvustralya, tümü güney yarımkürede kalan, üzerinde yerleşim barındıran en küçük kıta ve dünyanın altıncı büyük ülkesi. Yaklaşık 23 milyonluk nüfusunun büyük kısmı iklimin ılıman olduğu, verimli toprakların yoğunlaştığı güneydoğu kıyılarında yaşıyor.
Devamını OkuBir tarafını lacivert sulara yaslamış bu şehir, yerleştiği bereketli topraklarda çevresini iki kat surla çevirmiş.
Devamını Oku