Kızımıza Bir Şey Olmayacak

Yazı: Banu Uzpeder / Fotoğraf: Cansu Alkaya

Şu anda karşımda eniştem var, kapıyı açtı, arabanın arkasındaki poşetleri almak için davrandı. O gün hastaneden çıkmışız, ablam, ben ve eniştem. Ablam ve eniştemin kızı çok hasta, ismi Doğu. Doktorlar 100 binde bir rastlanan bir hastalık olduğunu söylediler, ölümcülmüş hastalığı da.

Ne yapacağımızı şaşırdık haberi aldığımızda. İki seneden beri bu hastalıkla uğraşıyoruz. Sigorta bakıyor bizim işlere, sağ olsunlar.

O gün yine rutin hastane ziyaretlerinden birisini yapmaya gitmiştik. Çok iyi haberlerle çıktık hastaneden. Doğu’nun hastalığı tahmin ettiğimizin tersine iyiye gidiyordu.

Hastaneden çıktık, arabaya bindik. Bana hastalığın nasıl iyiye gittiğini anlatıyorlar. Eniştem şunları söylüyor bana:  “Doğu’yu iyileştirmek için bir programa dâhil olduk biz. Bu programda bazı çocuklar üzerinde bazı ilaç deneyleri yapılıyormuş. Ama garanti verdiler bize, kızımıza bir şey olmayacakmış. Hastalığı gerilemese bile ilerlemeyecekmiş. Bizim kızı da bu programa dâhil eden birileriyle tanıştık. Ablanla çok düşündük ve Doğu’yu bu programa dâhil etmeye karar verdik.”

Eniştem lafını bitirdi.